Prof. Dr. Aynur Özge
Sanat, insanlık tarihinin başlangıcından beri ruhun en derin ihtiyaçlarını karşılayan bir ifade biçimi olmuştur. Rönesans’tan günümüze kadar birçok sanatçı, sanatın iyileştirici ve dönüştürücü gücünü vurgulamıştır. Ancak, sanatın sadece ruhu beslemekle kalmayıp, aynı zamanda sağlıklı yaş almanın anahtarı olduğunu gösteren araştırmalar giderek artmaktadır. Peki, sanatsal etkinlikler aktif yaş alma sürecine nasıl katkıda bulunur?
Sanat ve Beyin Sağlığı: Bilimsel Bir Bakış
Sanat, beyin sağlığı üzerinde güçlü ve olumlu etkiler yaratır. Sanatsal faaliyetler, beyin hücreleri arasındaki bağlantıları güçlendirir ve nöroplastisiteyi artırır. Nöroplastisite, beynin yeni bağlantılar oluşturma ve mevcut bağlantıları güçlendirme yeteneğidir. Bu süreç, bilişsel işlevlerin korunmasına ve geliştirilmesine yardımcı olur. Örneğin, resim yapmak, beynin hem sağ hem de sol yarım kürelerini aktif hale getirir, bu da yaratıcılığı ve analitik düşünme becerilerini geliştirir.
Emekli öğretmen Ayşe Hanım, sanatın gücünü keşfedenlerden biridir. Emeklilik döneminde bir resim kursuna katılmaya karar veren Ayşe Hanım, başlangıçta sadece yeni bir hobi edinmek istemişti. Ancak zamanla, resim yapmanın ona nasıl bir huzur ve mutluluk getirdiğini fark etti. Her fırça darbesinde, günlük streslerinden uzaklaştığını ve iç huzurunu bulduğunu hissetti. Sanat, Ayşe Hanım’ın sadece ruhunu beslemekle kalmadı, aynı zamanda zihinsel sağlığını da korumasına yardımcı oldu.
Sanat, insanların bir araya gelmesini ve sosyal bağlantılar kurmasını sağlar. Mersin Alzheimer Derneği bünyesindeki aktif yaş alma evlerinde, yaşlı bireyler çeşitli sanatsal etkinliklere katılarak hem zihinsel hem de sosyal olarak aktif kalmaktadırlar. Resim yapma, el sanatları ve müzik gibi etkinlikler, bireylerin hem birbirleriyle hem de toplumla olan bağlarını güçlendirir. Bu tür sosyal etkileşimler, yalnızlığı azaltır ve genel yaşam kalitesini artırır.
Sanat, bilişsel işlevleri destekler ve güçlendirir. Sanatsal etkinlikler, hafıza, dikkat, problem çözme ve karar verme gibi bilişsel becerileri geliştirir. Örneğin, bir heykel yapma süreci, el-göz koordinasyonunu, motor becerileri ve yaratıcılığı teşvik eder. Aynı zamanda, bu süreç boyunca bireyler yeni teknikler öğrenir ve becerilerini geliştirir, bu da bilişsel rezervi artırır.
Sanat, stresi azaltmada etkili bir araçtır. Yaratıcı süreçler, beyindeki stres hormonlarının seviyesini düşürür ve rahatlama sağlar. Bu da genel sağlık üzerinde olumlu etkiler yaratır. Sanatla meşgul olmak, zihnin odaklanmasına ve olumsuz düşüncelerden uzaklaşmasına yardımcı olur. Sanatsal etkinlikler sırasında beyinde salgılanan dopamin ve serotonin gibi mutluluk hormonları, bireylerin ruh halini iyileştirir.
Sanat, sadece ruhun gıdası olmakla kalmaz, aynı zamanda sağlıklı yaş almanın da anahtarıdır. Sanatsal etkinlikler, beyin sağlığını korur, bilişsel işlevleri geliştirir ve sosyal bağlantıları güçlendirir. Artan demans riski göz önünde bulundurulduğunda, elimizdeki en güçlü silah, aktif yaş alma etkinlikleridir. Sanatın ve yaratıcılığın gücünü kullanarak, zihinsel ve duygusal sağlığımızı koruyabiliriz. Unutmayalım ki, sanatla dolu bir yaşam, daha mutlu ve sağlıklı bir yaşlılık getirir. Sanatın iyileştirici gücünden faydalanarak, her anı dolu dolu ve yaratıcı bir şekilde yaşayın! Aktif yaş alın, Alzheimer olmayın!…