Prof. Dr. Aynur Özge
Demansın özellikle ileri yaşta görülen türleri, yalnızca hafıza değil, ruh hali, iletişim ve yaşam kalitesi üzerinde de yıkıcı etkilere sahiptir. Ancak son yıllarda bilimsel veriler, müziğin beyindeki özel yolları harekete geçirerek bu zorluklarla baş etmede güçlü bir araç olabileceğini ortaya koyuyor.
Geçtiğimiz günlerde Cochrane Collaboration tarafından yayımlanan sistematik derleme ve Türkiye’nin de içinde yer aldığı Avrupa merkezli uygulamalar, bu alandaki umut verici gelişmelere dikkat çekiyor.
Müzik; beynin yalnızca tek bir bölgesinde değil, çok sayıda alanının birlikte çalışmasıyla işlenir.
Bu yaygın dağılım sayesinde müzik, duygu, hareket ve hafıza sistemleri arasında doğal bir köprü oluşturur.
Evet! İşte bu noktada müzik terapisinin gücü devreye giriyor.
Alzheimer hastalığında, özellikle sol temporal lobdaki konuşma merkezi (Wernicke ve Broca alanları) zamanla işlevini kaybedebilir. Ancak müzikle ilgili bölgeler — özellikle sağ temporal lob ve limbik sistem — daha uzun süre sağlam kalabilir.
Bu nedenle:
Cochrane Derlemesi ve güncel uygulamalara göre:
Yani “her müzik iyi gelir” demek yerine, kişiselleştirilmiş müzik seçimi yapılması çok daha etkili.
Türkiye, Avrupa Birliği destekli “Müzik Temelli Demans ve Depresyon Müdahale Projesi” kapsamında İngiltere, Hollanda, Almanya, Norveç ve Avusturya ile birlikte yürütülen uluslararası çalışmalarda pilot ülke olarak yer aldı.
Proje kapsamında:
Biz de yıllardır Mersin Alzheimer Derneği bünyesinde hastalar ve yakınları üzerinden yaptığımız Türk Sanat Müziği, Türk Halk Müziği çalışmaları kadar ritm ve dans çalışmalarında bu bilimsel çıktıları defalarca deneyimledik. Gerçekten müzik ruhun gıdası ve Azlheimer’in pan zehiri.
Proje, Türkiye’de demans tedavisinde müzik temelli müdahalenin ilk bilimsel modeli olarak dikkat çekiyor.
Cochrane Derlemesi (2024), müzik terapilerinin özellikle:
Ancak yazarlar, bu sonuçların devamlılığı ve doz-etki ilişkisi için daha fazla, uzun süreli çalışmalara ihtiyaç olduğunu vurguluyor.
Konuşmanın sustuğu yerde, müzik devreye girer.
Anılar silikleşse de, melodiler hala tanıdık kalabilir.
Ve bu küçük melodiler, demansla mücadelede büyük bir şifa kapısı olabilir.
Sevgili okurlar,
Demansla baş etmenin yolu yalnızca ilaçlardan değil, insana dair güçlü öğelerden de geçiyor.
Müzik, hem bilimsel hem de duygusal anlamda beynin hafıza odalarına ulaşabilen nadir araçlardan biri.
Türkiye’nin bu alanda attığı adımlar umut verici.
Gelecekte, müzikle tedavi sadece bir destek değil, temel bir yöntem olabilir.
Sağlıkla ve müzikle kalın.