Prof. Dr. Aynur Özge
Bugün sizlerle Alzheimer hastalığının teşhisinde devrim niteliğinde olan bir gelişmeyi paylaşacağım: Kan tahliliyle Alzheimer testi. Bu yeni yöntem, Alzheimer’ın erken teşhisini ve tedavisini büyük ölçüde hızlandırabilir. Bu konudaki en güncel basın haberlerinden ve önemli makalelerden derlediğimiz bilgileri sizlerle paylaşarak, kan tahliliyle Alzheimer testinin nasıl çalıştığını ve gelecekteki potansiyel etkilerini ele alacağız.
Kan tahliliyle Alzheimer teşhisi, kandaki belirli biyo-belirteçlerin ölçülmesiyle yapılır. Bu biyo-belirteçlerin arasında en önemlileri, tau proteinleri ve amyloid-beta proteinleridir. Özellikle tau proteinlerinin fosforile edilmiş formu (p-tau217), Alzheimer hastalığının belirlenmesinde kritik bir rol oynar. Bu proteinlerin seviyeleri, Alzheimer’ın beyin üzerindeki etkilerini yansıtabilir ve erken teşhis için güvenilir bir gösterge olabilir.
2024 Alzheimer’s Association International Conference (AAIC) toplantısında sunulan büyük bir çalışmada, PrecivityAD2 (APS2) adı verilen bir kan testi, Alzheimer hastalığını tespit etmede %90 doğruluk oranı ile uzmanları geride bırakmıştır. Bu çalışmada, 1213 hastanın kan örnekleri incelenmiş ve APS2 testi, hem hafıza kliniklerinde hem de birinci basamak sağlık hizmetlerinde yüksek doğrulukla Alzheimer teşhisi koyabilmiştir.
Dr. Sebastian Palmqvist ve Dr. Oskar Hansson liderliğindeki Lund Üniversitesi’nden araştırmacılar, bu testin özellikle yaşlı hastalarda ve diğer tıbbi durumlarla birlikte gelen hastalarda bile yüksek doğruluk gösterdiğini vurgulamıştır. Bu, kan testlerinin Alzheimer teşhisinde ne kadar etkili olabileceğini göstermektedir.
Kan tahliliyle Alzheimer teşhisinin bugüne dek uygulamaya geçememesinin birkaç nedeni vardır. İlk olarak, biyo-belirteçlerin doğru ve güvenilir bir şekilde tespit edilmesi için gereken teknoloji ve metodolojiler henüz tam olarak geliştirilmemişti. İkinci olarak, bu testlerin klinik pratikte kullanılabilmesi için geniş ölçekli klinik araştırmaların yapılması ve bu araştırmaların sonuçlarının onaylanması gerekiyordu. Üçüncü olarak, kan-beyin bariyeri nedeniyle beyindeki nörodejenerasyonun göstergelerinin kana geçmemiş olmasının da önemli bir etkisi vardı. Ayrıca, bu testlerin yaygın kullanımı için gerekli düzenleyici onaylar ve sigorta kapsamının sağlanması da zaman alıcı bir süreçtir.
Son birkaç yıl içinde yapılan yoğun araştırmalar ve klinik çalışmalar sayesinde, kan tahliliyle Alzheimer teşhisi uygulanabilir hale gelmiştir. 2024 yılında AAIC’de sunulan bulgular, bu testlerin klinik pratikte kullanılması için gereken bilimsel temeli sağlamıştır. Araştırmalar, p-tau217 ve amyloid-beta biyobelirteçlerinin tespitinde yüksek doğruluk oranları elde etmiş ve bu testlerin güvenilirliğini kanıtlamıştır.
Kan tahliliyle Alzheimer testi, henüz dünya genelinde yaygın olarak kullanılmamaktadır. Türkiye’de ve birçok Avrupa ülkesinde bu testlerin klinik pratikte rutin olarak kullanılması için düzenleyici onay süreçleri devam etmektedir. Ancak, bazı ileri düzey araştırma merkezlerinde ve kliniklerde bu testler deneysel olarak kullanılmaktadır. Örneğin, İsveç’teki Lund Üniversitesi gibi merkezlerde yapılan çalışmalar, bu testlerin klinik pratikte ne kadar etkili olduğunu göstermektedir.
Kan tahliliyle Alzheimer testi uygulanabilir hale geldiğinde, özellikle Alzheimer riski yüksek olan bireyler için düzenli aralıklarla yapılması önerilmektedir. Bu testin kimler ve ne sıklıkta yapılması gerektiği konusunda bazı genel öneriler:
Sevgili okuyucular, kan tahliliyle Alzheimer testi, hastalığın erken teşhisi ve tedavisi için umut verici bir gelişmedir. Kim bilir yakın gelecekte cep telefonu algıçlarından dahi günlük amiloid veya Tau protein düzeylerimizi ölçer hale gelebiliriz. Bu yeni testler, teşhis sürecini hızlandırarak daha fazla insanın erken dönemde tedavi almasını sağlayabilir. Gelecekte, bu testlerin yaygın kullanımı ile Alzheimer hastalığıyla mücadelede önemli adımlar atabiliriz. Beyin hücrelerinizin dayanıklılığını artırarak ve erken teşhis imkanlarından faydalanarak, sağlıklı ve aktif bir yaşam sürebilirsiniz. Unutmayın, “Erken teşhis, etkin tedavinin anahtarıdır.”
Sevgi ve sağlıkla kalın.