Prof. Dr. Aynur Özge
Migren, hayatı zorlaştıran bir durum gibi görünse de doğru yaklaşım ve koruyucu tedavilerle kontrol altına alınabilir. Bu yazıda, migreni tanımlayacak, türlerini açıklayacak ve koruyucu tedavi seçeneklerini ele alacağız. Ayrıca, dünyada migren koruyucu tedavi ihtiyacı ve uygulama oranlarına dair önemli bilgiler paylaşacağız.
Migren Nedir?
Migren, genellikle tek taraflı, orta veya şiddetli, zonklayıcı tarzda bir baş ağrısıdır. Bununla birlikte, mide bulantısı, kusma, ışığa ve sese duyarlılık gibi belirtiler de eşlik edebilir. Migren atakları birkaç saatten birkaç güne kadar sürebilir ve kişinin günlük hayatını önemli ölçüde etkiler.
Migren Türleri Nelerdir?
- Auralı Migren: Baş ağrısından önce görsel, duyusal veya konuşma ile ilgili nörolojik belirtiler görülür.
- Aurasız Migren: Auralı migren belirtileri olmaksızın meydana gelen migren türüdür ve en yaygın görülen tiptir.
- Kronik Migren: Ayda 15 veya daha fazla gün boyunca baş ağrısı yaşanması durumudur; bu günlerin en az 8’inde migren kriterlerini karşılar.
Hangi Migren Hastalarında Koruyucu Tedavi Gereklidir?
Koruyucu tedavi, migren ataklarını önlemeyi ve sıklığını azaltmayı amaçlar. Şu durumlarda koruyucu tedavi düşünülmelidir:
- Ayda 4 veya daha fazla migren atağı yaşayanlar.
- Atakları uzun süren (24 saatten fazla) ve günlük hayatı olumsuz etkileyenler.
- Akut tedaviye yanıt vermeyen ya da bu tedaviden yan etki gören hastalar.
- Kronik migren hastaları.
- Auralı migreni olup inme riski yüksek olanlar (örneğin sigara içen ya da doğum kontrol hapı kullanan hastalar).
Migrende Koruyucu Tedavi Seçenekleri Nelerdir?
Migreni önlemeye yönelik tedavi seçenekleri üç ana başlıkta toplanabilir:
- İlaç Tedavileri:
- Beta blokerler (ör. propranolol): Kalp hızını azaltarak migreni önler.
- Antidepresanlar (ör. amitriptilin): Serotonin seviyelerini düzenler.
- Antiepileptik ilaçlar (ör. topiramat, valproat): Beyindeki elektriksel aktiviteyi dengeler.
- CGRP antagonistleri: Yeni nesil tedavilerdir ve migren ataklarını önlemede oldukça etkilidir.
- Girişimsel tedaviler:
- Migrene özgü periferik sinir blokajları
- Tetik nokta enjeksiyonları
- Ganglion blokajları
- PREEMPT protokolü ile uygulanan (2 şişe- 155 ünite üzerinde) Onabotulinum Toxin-A uygulamaları
- Nöromodülasyon Teknikleri:
- Spesifik Transkraniyal manyetik stimülasyon (TMS) ve vagus sinir stimülasyonu gibi yöntemler.
- Yaşam Tarzı Düzenlemeleri:
- Düzenli uyku, sağlıklı beslenme, stres yönetimi ve egzersiz migren ataklarının önlenmesinde etkilidir.
Hangi Hastada Hangi Koruyucu Tedavi Tercih Edilir?
- Obezitesi olanlar: Topiramat tercih edilir, çünkü kilo kaybına yardımcı olabilir.
- Depresyon veya anksiyetesi olanlar: Amitriptilin veya beta blokerler etkili olabilir.
- Kalp hastalığı olanlar: Propranolol genellikle tercih edilir.
- İlaç tedavisine dirençli hastalar: CGRP antagonistleri, girişimsel tedaviler veya nöromodülasyon yöntemleri önerilebilir.
- Hamile veya bebek emziren anneler: Girişimsel tedaviler tercih edilir.
Dünyada Koruyucu Tedaviye Erişim Oranları
Koruyucu tedaviye ihtiyaç duyan migren hastalarının bu tedavilere erişimi ülkeden ülkeye büyük farklılık göstermektedir:
- ABD: Koruyucu tedavi ihtiyacı olan hastaların yaklaşık %50’si bu tedavilere ulaşmaktadır.
- Avrupa: Almanya ve Fransa gibi ülkelerde oran %40-50 arasında değişmektedir.
- Türkiye: Koruyucu tedaviye ulaşım oranı %20-30 ile sınırlıdır.
- Afrika ve Asya: Bu bölgelerde oranlar %10’un altındadır, özellikle kırsal bölgelerde farkındalık eksikliği önemli bir sorundur.
Koruyucu Tedavi İhtiyacı Olan Migren Hastaları İçin Öneriler
- Bir nöroloji uzmanına danışın: Migren tipinizi ve ihtiyaç duyduğunuz tedaviyi öğrenmek için profesyonel destek alın.
- Tetikleyicilerinizi tanıyın: Stres, uyku düzeni ve beslenme gibi faktörlere dikkat edin.
- Tedavi planınıza sadık kalın: Koruyucu tedavilerin etkili olabilmesi için düzenli kullanımı önemlidir.
- Alternatif yöntemleri keşfedin: Yaşam şekli düzenlemesi, takviye mineral desteği veya serumlar, meditasyon veya yoga gibi tamamlayıcı tedaviler migrenin şiddetini azaltabilir.
Sonuç olarak migren ataklarını önlemek mümkündür, ancak bu süreç kişiye özel bir tedavi planı gerektirir. Koruyucu tedaviler, migrenin hayat kalitenizi olumsuz etkilemesini önlemede etkili bir araçtır. Dünyadaki erişim farklılıklarına rağmen, her birey doğru bilgi ve destekle migrenini yönetebilir.
Unutmayın, migreni kontrol altına almak, hayatınızı yeniden kazanmak demektir! 😊