Prof. Dr. Aynur Özge
Hepimizin bildiği gibi yaş almak sadece saç tellerine beyazlık, ciltte çizgiler getirmez; beynin ağrıyı algılama biçimi de değişir.
Bazı kişiler “artık ağrıya daha dayanıklıyım” derken, kimileri “eskiden bu kadar hassas değildim” diye yakınır.
Aslında bu değişimin arkasında son derece ince ayarlı bir sistem var: beyin plastisitesi, yani beynin kendini yeniden düzenleme gücü.
Ağrı, sinir uçlarından beyne ulaşan bir tehlike sinyali gibidir.
Ama beynin ağrıyı nasıl yorumladığı, sadece o sinyalin şiddetine değil, deneyime, duyguya ve hafızaya da bağlıdır.
Bu yüzden aynı uyarı, genç bir beyinde farklı, yaşlı bir beyinde bambaşka bir biçimde hissedilir.
Yaş ilerledikçe:
Kısacası, yaşlılıkta ağrı sadece fiziksel değil, bilişsel ve duygusal bir süreç haline gelir.
Bunun iki temel nedeni var:
1️⃣ Beyin ağrı sinyallerini süzme becerisini kaybediyor.
Genç bir beyin, “önemsiz” ağrıları bastırabilir.
Ancak yaşlı beyinde bu filtre zayıflar; beyin, küçük uyarıları bile ciddi tehdit gibi algılayabilir.
2️⃣ Kronik ağrılar beyin devrelerini yeniden yazar.
Uzun süren diz, bel veya boyun ağrıları, beynin ağrıyı algılayan bölgelerinde kalıcı değişiklikler (plastikite) yaratır.
Zamanla bu bölgeler aşırı duyarlı hale gelir ve ağrı sinyali olmasa bile ağrı hissi oluşabilir.
Yani beyin, ağrıyı “alışkanlık haline getirir.”
İyi haber şu ki, yaşlı beyin asla tamamen pasif değildir.
Plastisite, ömür boyu sürer.
Beyin ağrıyı nasıl algılayacağını da yeniden öğrenebilir.
Bunu destekleyen yollar:
Yani beyin, uygun uyaranlarla yeniden kalibre edilebilir.
Yaşlılıkta ağrı, sadece doku hasarının değil, beynin iletişim biçiminin bir yansımasıdır.
Artık ağrıyı susturmaya değil, anlamaya çalışmak gerekir.
“Bu ağrı bana ne anlatmak istiyor?”
Çünkü bazen ağrı, vücudun “yavaşla, dinlen” demesidir; bazen de “hareketsiz kalma, devin” çağrısıdır.
Beyin bu mesajı doğru yorumladığında, ağrı kontrol altına alınabilir.
☀️ Son söz
Yaşlandıkça ağrı eşiğimiz değişir ama beynin öğrenme kapasitesi asla tükenmez.
Beyin, her yeni deneyimle ağrıyı farklı yorumlamayı öğrenebilir.
Bu yüzden ileri yaşta bile egzersiz, müzik, doğa yürüyüşleri, sohbet ve üretkenlik, beynin ağrı haritasını iyileştiren güçlü ilaçlardır.
Ağrıya savaş açmak yerine, onun dilini anlamayı seçin.
Böylece beden de beyin de yeniden huzur bulur.
Sağlıkla, bilgelikle ve yumuşak bir zihinle kalın…
Daha fazla okuma için